Yılın her dönemi çok sayıda yerli ve yabancı dağcıyı ağırlayan 5137 rakımlı Ağrı Dağı'nın zirvesini çevreleyen takke buzulu, küresel ısınma, iklim değişikliği ve sıcak havaların etkisiyle eriyor.

Erime nedeniyle zirvede hem sarkıtı andıran şekiller oluşuyor hem de zaman zaman dağ eteklerinde sel meydana geliyor.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alperen Kayserili, son 200 yıldır dünyada sanayi sektörünün çok yaygınlaştığını, bunun da atmosferdeki karbondioksit miktarını artırdığını söyledi.

Kayserili, 1880 yılından 2020 yılına kadarki süreçte dünya genelinde sıcaklık miktarının 1 dereceden fazla artığını ve bunun olumsuz sonuçlar doğurduğunu ifade ederek "Daha önce üniversitemizde görev yapan ve sonrasında aramızdan ayrılıp Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesine gitmiş olan Ahmet Tarık Torun arkadaşımız ile coğrafya bölümündeki hocamız Emre Sakaoğlu, Ağrı Dağı ile ilgili önemli çalışmalar yaptılar. Özellikle son 30-40 yıllık süreçte uydu görüntülerinden yola çıkarak Ağrı Dağı'nda ortaya çıkan değişimler üzerine detaylı analiz gerçekleştirmeye çalıştılar" diye konuştu.

BUZULLARDA YÜZDE 41 KÜÇÜLME OLDU

Bu analiz sürecinde de Ağrı Dağı'ndaki buzulların miktarında büyük azalma tespit edildiğini anlatan Kayserili, şöyle konuştu:

"Ağrı Dağı'ndaki buzul 1987 yılında 8,42 kilometrekare büyüklüğünde bir alanı kaplıyordu. 2022 yılına geldiğimizde bu oranın 4,96 kilometrekareye kadar düştüğünü görmekteyiz. Bu da buzullarda yaklaşık yüzde 41'lik bir küçülme olduğu anlamına geliyor. Yüzde 41'lik küçülme Ağrı Dağı'ndaki buzulun ilerleyen zamanlarda büyük tehlike ile karşı karşıya kaldığını bizlere göstermektedir. Ağrı Dağı'nda zaman zaman çamur akıntıları ve mevsimlik akarsular meydana geliyor. Bunların mevsimlik olarak kalması ve sonraki süreçlerde buzulun korunabilmesi için de hem küresel iklim değişikliğinden minimum oranda etkilenmesini sağlayacak bir sürece girmeliyiz." AA

Editör: Eray Erginbaş